İş hayatında düz iş yapan eleman olmaktan kıdemli sonrasında da liderlik rollerine doğru ilerledikçe, insanlarla beraber iş yapmak ve bunun için de iyi iletişim kurmanın önemi daha çok artıyor. Beraber çalıştığımız insanlarla iyi iletişim kurmak için de onu daha iyi tanımamız gerekiyor. Hatta ondan önce kendimizi daha iyi tanımamız gerekiyor.
Myers Briggs testi vardır meşhur. Dört özellik üzerinden on altı farklı kişilik tipi çıkar. Upuzun testleri vardır. Ama çok akılda kalmaz. Bir hayli detaylıdır. Ona benzer ‘True Colors‘ (Gerçek renkler) isminde bir yöntem var. Ortağım bir yönetim eğitiminde öğrenip bana anlatmıştı seneler önce. Hala kullanırız. Bu yöntem, kişilik tiplerini dört temel mizaca ayırır. Bu mizaçların herkeste olduğunu, ama farklı ağırlıklarda olduğunu söyler. İnsan davranışının da bu mizaçlardan en çok bulunan ilk ikisi ile tarif edilebileceğini söyler. En ağırlıklı olana birincil, ikincisine de ikincil deriz. Her mizaca da birer renk atar. Turuncu, mavi, yeşil ve altın. Bu dört mizacı ben dört farklı motivasyon ve davranış kalıbı olarak görüyorum. İnsanların davranışlarından, tepkilerinden, tarzlarından hangi renk olduklarını tahmin ediyorum. Ondan sonraki davranışlarını, tepkilerini, bu bilginin yardımı ile yorumluyorum. Hem onlara nasıl yaklaşabileceğimi, nasıl iletişim kurmam gerekeceğini daha iyi anlıyorum, hem de beni irrite eden birşey olduğu zaman nasıl yorumlayacağımı biliyorum.
Bu dört mizacı nedir, anlatayım. Turuncu ile başlayalım. Birincil turuncu olan insanlar, aksiyon insanlarıdır. Hemen harekete geçmeyi severler ve sonuç odaklıdırlar. Ekip olarak birşey konuşurken ‘X işi kim yapmak ister?’ dediğinizde ilk atlayan kişidir. Spontanlığı çok severler. Hazırcevaptırlar. Fiziksel aktiviteyi severler. Ortalarda zıp zıp atlayan enerji dolu insanlardır turuncular. Dışadönüktürler. Onlara göre hareket berekettir. Rutinden, plandan, kurallardan hazzetmezler. Plan yapsalar da hiç uyamazlar. Hayata eğlenmeye gelmişlerdir. Abartarak anlatıyorum tabi bunları. Birincil turuncu olup tam da böyle olmayan insanlar vardır.
Yeşiller, düşüncenin insanlarıdırlar. Turuncuların aksine düşünerek hareket etmeyi severler. Bir karar vermeden önce tüm olasılıkları enine boyuna değerlendirirler. Aksiyona geçmek konusunda geç bile kalabilirler bu yüzden. Rasyonel insanlardır, işyerindeki anlamsızca yapılan işler onları mutsuz eder. Sıfırdan sistem tasarımı yapmayı severler. Bir işi çözüleceği zaman hızlı çözülmesinden çok, doğru bir şekilde çözülmesi önemlidir. Kendi başına olmayı severler. Hatta kendi başlarına kalma ihtiyacı duyarlar zaman zaman. Yeni bir ortama girdiklerinde de önce bir etraflarını anlamak isterler, o yüzden çekingen oldukları izlenimini verirler. Duygularını genel olarak pek belli etmezler.
Altınlar, rutinlerin insanıdır. Çalıştıkları işte görev tanımı iyi yapılmış olsun, planlar düzgün olsun veya en azından öyleymiş gibi görünsün isterler. Bu onlara güven duygusu verir. Kurallara uyarlar ve kuralların düzgün bir şekilde uygulanmasını sağlarlar. Onlara göre hayat istikrardır. Pragmatiktirler. Yaptıkları işin, yararlı olduğunu düşünmek isterler. Gelecek belirsizliğinden hiç hoşlanmazlar. Otoriteyi sorgulamazlar, saygılıdırlar. Güç pozisyonlarında olmaktan hoşlanırlar. Neyin doğru neyin yanlış olduğu konusunda net fikirleri vardır. Sistemin düzgün işlemesi tekil insanların dertlerinden önemlidir.
Maviler, sevgi çocuklarıdır. Onlara göre insanların bir arada, mutlu bir şekilde yaşaması çok önemlidir. İş yerinde kırgınlık gerginlik olsun hiç sevmezler. Takımlarında birinin canı sıkkınsa her türlü işi kenara bırakır o insanla ilgilenirler. İnsanların duygu durumlarına da çok duyarlıdırlar ve birilerinin canı sıkınsa hemen anlarlar. Ekibinizde bir mavi varsa, hele yöneticinizse, sizi her zaman rahat ettirirler. Duygusaldırlar ve duygularını ifade etmekten çekinmezler. Mavi insanları, el üstünde pamuklarda tutmak gerek. Arkadaş olarak çok vericidirler ve destekleyicilerdir. İnsanlara bu kadar duyarlı oldukları için çok iyi yönetici olurlar.
Hangi renk olduğunuzu anlamak istiyorsanız bunun için birkaç yöntem var. Myers Briggs testindeki gibi çoktan seçmeli bir test bulup çözebilirsiniz. Yada bu kişilik özelliklerinin olduğu kartları kendinize en yakın olandan en uzak olana göre sırayalabilirsiniz. Yukarda bizim seneler önce İngilizce’den Türkçe’ye çevirdiğimiz kartlar var. Onları kullanabilirsiniz.
Ben bu yaklaşımı öğrendikten sonra kendimin ve etrafımdaki insanların ne renk olduğuna dikkat etmeye başladım. Başkalarıyla aramda geçen ve diğer insanların arasında geçenlere bunun ışığında bakmaya başladım. Ben birincil yeşil, ikincil turuncuyum, kısaca yeşil turuncuyum. Yakın arkadaşım, birincil mavi ikincil turuncu. Bana göre, yani yeşile göre, gerçekler ve mantık duygulardan ve insanlardan daha önemli. Yani biz biraz öküzüz. Maviye göre insanların hissiyatı, gerçeklerden, sebeplerden, doğrulardan çok daha önemli. Bir mavinin kalbi kırdığınızda mantıklı bir şekilde yaptığınızı neden yaptığını anlatarak hiç bir yere varamazsınız. Onların önce duygularını tamir etmeniz gerekir, iyi hissettirmeniz gerekir. Ancak ondan sonra konuşup derdinizi anlatabilirsiniz. Ben bunu ancak seneler içinde kafama vurula vurula öğrendim. Bu öğrenmemim başka faydaları oldu: Sadece arkadaşımla daha iyi bir ilişkim olmadı, onun sayesinde mavi olan diğer bir arkadaşımı da daha iyi anladım. Ortamda bir mavi varsa hareketlerime söylediklerime daha fazla dikkat ederim.
İş hayatında şöyle şeyler görüyorum. Turunculardan çok iyi destek elemanı olur, hızla çözülmesi gereken problemleri hızla çözerler. Ama yeni bir sistem yazıyorsak takımda birincil turuncu olmasından nefret ederim. Elindeki sistemin parçasını tasarlarken diğer taraflarla etkileşimi düşünmeden hala en kısa yoldan nasıl hallederim bakış açısıyla bakarlar. Sonra onun mikroda bu şekilde aldığı kararlar uzun vadede tek tek patlar. Takımda altın varsa yapılacak iş bu diyip kendi işinize dönemezsiniz, onlara işi nasıl yapılması gerektiğini anlatmanız gerekir. Bunu beklerler de. Ama rutin işlerden hiç sıkılmazlar. Titizlikle tekrarlı yapılması gereken bir iş varsa o tam altının işidir. Turuncular bu tür işlerde on tekrarın, şanslıysanız, ikisini düzgün yapabilirler, çok yetenekli olsalar bile. Ben kendim yeşil olmama rağmen siteyi canlıya çıktığımız sırada arayüzdeki kirli kodları temizlemeye çalışan yeşil arkadaşımıza sinir olurum. O site canlıya çıkacak artık, bu noktada kod temizliği mi yapılır? Takımda mavi biri varsa ekibin morali genelde iyi olur, çünkü mavi canı sıkkın olan insanı anlar ve iyi hissettirmek için çaba harcar. Ben canının sıkkın olduğunu bile kaçırabilirim.
Yeni bir işe başladık ortağımla. Efektif çalışmamız için insanları hızlı tanımamız ve hızlı ilişki kurmamız gerekiyor. Beraber çalıştığımız yöneticiyi tanımaya çalışıyoruz, turuncu mavi olduğunu düşünüyoruz. Aynı kurumda bizden bir ay önce başlamış işe. Çok hızlı aksiyon alıyor. Gözlemlerime ve duyduklarıma göre C-seviyesinde turuncu çok oluyor. İkincil olarak mavi olduğunu düşünüyoruz şimdilik, çünkü ortamda güven oluşturmaya çalışıyor, bize kıymet verdiğini hissediyoruz.
Gene bahsettiğim yönetici ile beraber yakın çalışan ve aynı zamanda bizimle de çalışan bir kişi var. Onun da turuncu mavi olduğunu düşünüyoruz. Toplantıları, organizasyonu çok hızlı yapıyor. Dördüncü mailleşmemizde maili “Sevgiler” diye bitirmeye başladı. Şirketin belli bir yerinde işlerin nasıl yürüdüğünü anlamaya çalışıyoruz. Beraber toplantıya girip dokümanlardan bakmamız gerekiyor. Örneğin ben dokümandan okuyup notlar alıyorum. Notları onunla paylaşıyorum. O toplantı yapalım beraber anlayalım istiyor. Bana gereksiz geliyor. Ben kendi başıma çalışsam o da notları okusa daha rahat edeceğim. Turuncu mavi olduğu için dokümanın başında kendi kendine sıkılıyor muhtemelen. Ama aslında toplantı yaptığımız zaman iyi oluyor, benim aklıma gelmeyen sorular soruyor. Dönüp onu tekrar araştırıyorum.
Takım yönetirken de bunları hep göz önünde bulundurmak gerekiyor. Liderlik yapacaksam takımda bir mavi olsa ne güzel olur diye düşünürüm hep. Takımda benim kaçırdığım bir rahatsızlık, bir sürtünme varsa ondan öğrenebilirim diye düşünüyorum. Henüz ekibimde böyle biriyle çalışmadım. Ekipte altın varsa ona tanımlı işler vermek gerekir ve ilerde neler olacağını anlatmak gerek. İşin içinde sıfırdan bir sistem kurma varsa, var olan bir yapının araştırılıp anlaşılması işi varsa o işi yeşile vermek gerekir. Takımın aynı zamanda bir destek verme tarafı varsa, canlıda sistemi varsa, oralarda turuncuları kullanmak gerekir. Maviler çok uyumludur. Nerde ihtiyaç varsa orda seve seve çalışırlar. Mavileri yöneticiliğe yönlendirmekte fayda var. Birinci seviye yöneticilerimizin hepsi birincil veya ikincil mavi olsa çok mutlu iş yerlerimiz olur.
Bu bilgi, etrafımı ve kendimi daha iyi anlamamı ve dolayısıyla insanlarla daha iyi ilişki kurmamı sağlıyor. Etrafımdaki ilişkiler ağının altındaki görünmeyen katmanı görmemi sağlıyormuş gibi hissediyorum.
Sahi siz ne renksiniz?